Şiddet ve çatışmaların yoğun olarak yaşandığı 1989 ve 1992 yılları arasında Belçika başta olmak üzere Avrupa'nın çeşitli ülkelerine yerleşen Hıristiyan Asuri aileleri, 'çözüm süreci'ninardından bölgede yaşanan huzur ortamıyla birlikte dönme kararı aldı. Silopi İlçesi'ne 15 kilometre uzaklıktaki Körseli Köyü'ne şenlik havasında dönen aileler, karşılaştıkları manzara karşısında hüzün yaşadı. Yıkılmış ve harabe haldeki evlerle karşılaşan köylüler, şartların iyileşmesi halinde Avrupa ülkelerinde yaşayan tüm yakınlarının da dönmek istediğini söyledi. Araçlarıyla köy girişine gelen aileler, daha sonra harabeye dönmüş köylerini gezdi.Köy okulu, sağlık ocağı ve yaşadıkları evleri dolaşan köylüler, anılarını tazeledi.

'BİZİ HOR GÖRMEYİN, KUCAKLAYIN'

Belçika’dan dönen 57 yaşındaki Pavlos Bagtaş, köylerinden geriye harabelerin kaldığını belirterek, şunları söyledi:

"Belçika’dan köyümüze geldik. Köyümüz yıkılmış, bize hiç bir şey kalmamış. Yıllar sonra ilk kez köyüme geliyorum. Köy harabeye dönmüş. Türkiye Cumhuriyeti kanunları ve adaletine sığınıyoruz. Bize el uzatsınlar. Köyümüzü yeniden inşa edeceğiz, yeniden yapacağız.Belki sorunlarımız olur ama bu sorunlar için bize yardımcı olsunlar. Buradaki halktan rica ediyoruz. Bizi hor görmesinler. Bizi kucaklasınlar. Bizim Avrupa’da her şeyimiz var ama huzurumuz yok. Biz tekrar vatanımıza dönmek istiyoruz. Herkese sesleniyorum. Bize kucak açsınlar, köyümüze geldik. Sanki yeniden doğduk. Aramızda 20 yaşında 50-60 yaşındakiler de var. Ben bunu söylemek istiyorum. 60 yaşındaki bir insan sanki yeniden doğdu. Çok seviniyoruz."

'TARİHİ KİLİSE TALAN EDİLMİŞ'

Körseli Köyü'nde bulunan 440 yıllık kilisenin de talan edilerek harabeye döndüğünü anlatan Mehmet Onuk, bu tahribatın bilinçli yapıldığını söyledi. Tarihi kilisede kazılan yerleri işaret ederek, kazıların define avcıları tarafından yapıldığını ifade eden Onuk, kilisedeki tahribatları yapanlar hakkında Cumhuriyet Savcılığı'nın soruşturma başlatması gerektiği konusunda çağırıda bulundu.

Mehmet Onuk, "Bugün burada, 1992’den beri köylerinden çıkartılmış, yerlerinden, yurtlarından edilmiş, göçe zorlanmış, Avrupa ve dünyanın farklı bölgelerine göçmüş Körseli köylülerinin dönüşü için toplanmış bulunmaktayız. 25 yıllık geri dönüş isteğimiz, çabalarımız, devletin yetkili kurumlarına yapmış olduğumuz müracaatlar, nihayet kısa bir süre önce sonuçlamış ve köyümüze geri dönme fırsatı yakalamış bulunmaktayız. Bu sadece bizi değil, aynı zamanda kendi atalarının doğup, büyüdükleri toprakları merak edip, kendi yurtlarına kavuşmak isteği ile yanıp tutuşan çocuklarımızı da sevindirmiştir. Bugün buradan başta Başbakanımız Recep Tayip Erdoğan, adalet kurumlarına sesleniyoruz; Devlet'in eşit temelde demokratikleşme politikaları çerçevesinde, bizi tehdit eden unsurlara karşı koruması, topraklarımızda izinsiz kazı ve iş alanları açan insanların yargılanması için Cumhuriyet Savcıları'nı göreve çağırıyoruz" diye konuştu.

'AVRUPA'DA PSİKOLOJİK TRAVMA YAŞADIK'

Asur İmparatorluğu'ndan geriye kalan bir halk olduklarını ifade eden Cemil Bağtaş, köyün 1992 yılında tamemen boşaldığını dile getirdi. Avrupa'ya göçeden Asuri halkının memleket hasretinden psikolojik travma yaşadığını kaydeden Bağtaş, bu yüzden birçok arkadaşlarını kaybettiklerini anlattı.

Açıklamanın ardından köylüler, köyün hemen aşağı kısmından geçen dereye giderek burada piknik yaptı.