TBMM'ye Latin Katolik, Ermeni Katolik, Süryani Katolik ve Keldani Katolik kiliselerinin temsilcileriyle birlikte Franceschini, TBMM Anayasa Uzlaşma Alt Komisyonu'na yeni Anayasa konusunda önerilerini sundu. Latin Katolik Kilisesi'nin tüzel kişiliğin bulunmadığını belirten Franceschini, "Latin Katolik Kilisesi'nin tanınıp hukuki şahsiyete kavuşmasının en önemli ve temel taleplerimiz. Hukuki şahsiyetin tanınması sayesinde, Latin Katolik Kilisesi'nin mevcut taşınmazlarına da kalıcı çözüm getirilmiş olacaktır" dedi.

Vakıflar Kanunu ile Latin Katolik Kilisesi'nin Cumhuriyet Dönemi'nde kaybettiği taşınmazlarına da bir çözüm getirilmesini umduklarını söyleyen Franceschini'ni komisyondan taleplerine ilişkin yazılı metni basına dağıttı. Metinde bulunan talepler şöyle ifade edildi: "Latin Katolik Kilesinin hukuki kişilinin tanınmasını, Cumhuriyet'in ilanından sonra Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Hazine'nin malı haline gelmiş binaların geri verilmesini ve yeni tapuların tüzel kişilik adına kaydedilmesini, Osmanlı İmparatorluğu'ndan kalma, 1913 tarihli listede kayıtlı bulunan ve bugün faaliyette olan binaların tüzel kişilik adına kaydedilmesini, yeni yasaların çıkması beklenirken Katolik Kilisesi'in taşınmazlarının müsaderesi için yeni davaların açılmamasını ve 1913 tarihli listede kayıtlı bulunan 200'ü aşkın bina için mutabık kalınacak miktardaki tazminatın ödenmesini istiyoruz."

Süryani Katolik Patrik Vekili Yusuf Sağ ise "Önerilerimizin hepsi aynıdır. İstenen anayasa olmasıdır, baba yasa değil. Bu kadar basit. Biz bir anayasa istiyoruz, ana gibi bir anayasa istiyoruz. Türk vatandaşından daha fazla hak hukuk istemiyoruz. Türk vatandaşına ne veriliyorsa, 5 bin 500 yıllık mazisi olan Arami Süryani olarak ben de o hukuku istiyorum" dedi.